sadakatle şimdiye kadar hizmetleriyle her biri birer genç Said olarak beş-on Abdurrahman'larım hükmünde Sungur, Ceylân, Tillolu Said, Salih, Abdullah, Ahmed, Ziya gibi genç ve çalışkan Said’leri senin yanına hem benim vekilim, hem senin talebelerin olarak benim bedelime o küçücük medrese-i Nuriyeye nezaret ve bir nevi dershane olarak reyinize bırakıyorum.
اَلْبَاقٖى هُوَ الْبَاقٖى
Kardeşiniz
Said Nursî
***
Aziz, sıddık ve mübarek kardeşlerim!
Evvelâ: Husrev’in imzasıyla Reis-i cumhura verilen telgraf, bir ihtimali var ki; Ankara’da küçük Husrev’ler, Husrev’in kalemiyle yazılan Kur’an’ı fotoğrafla tab’etmek ihtimali hatırımıza geldi. Siz Isparta postahanesinden anlayınız ki, ne mahiyette bir telgraftır? Bana da malûmat veriniz. Merak ettim.
Saniyen: Konya’daki Rıfat Filiz kardeşimizin mektubunda, bazı sofîlerin bize hafif tenkidlerinin hiç ehemmiyeti yoktur. Sakın müteessir olmasınlar. Hiçbir vecihle mukabele etmesinler. Şimdi ehl-i imanın, hususan ehl-i tarikatın ve bilhassa şahsıma ait tenkidlerini bir nevi nasihat ve bir nevi iltifat telâkki ederim. Onlara hakkımı helâl ediyorum. Şimdi ehl-i ilhadın bize dehşetli zararlarına karşı kardeşlerimiz olan ehl-i imanın gayet hafif şahsıma karşı tenkidlerini bir nevi ikaz ve bizi ihtiyata sevk için bir dostluk telâkki ediyorum.
Salisen: Bu yakında Afyon’da haftalık gazeteler, gizli münafıkların tahriki ile beni de, alâkamız olmadığı bir şeye münasebetdar göstermiş. Buradaki Nurcular da onu tekzib ettiler. Merak edilecek bir şey değildir. Medresetü’z-Zehra erkânlarının harika ve müessir ve âlem-i İslâma menfaatli hizmet-i Nuriyelerini bütün ruh u canımızla tebrik ediyoruz. Umum kardeşlerimize ve hemşîrelerimize binler selâm eder, dua eder ve dualarınızı istiyorum.
اَلْبَاقٖى هُوَ الْبَاقٖى
Kardeşiniz
Said Nursî