Kitaplar
Emirdağ Lahikası

dehşetli zulümleri temaşa etmek, daha ziyade ruhumu ezer ve kuvve-i maneviyeyi kırıp ruhuma azab azab üstüne gelmektir.

   Zalim siyasetin gaddarane bir düsturu olan; “Cemaat için ferd feda edilir.” diye çok zalimane pek çok vukuatı ehvenü’ş-şer diye bir nevi adalet-i izafiye namında hâkimiyetine bir maslâhat göstermişler. Hattâ bu asırda, o gaddar düsturun hükmüyle, bir adamın hatasıyla bir köyü mahveder. Beş-on adamın, onların siyasetine zarar vermek tevehhümüyle, binler adamı perişan eder.

   İşte, eski zamanda bir derece, siyasetin bu gaddar düsturu İslâmlar içine girdiğinden; siyasette, bu müdhiş düsturlar karşısında -mecburiyetle- selef-i salihin sükût ile ve Ehl-i Sünnet ve’l-Cemaat'in imamları o kapıları kapamak   طَهَّرَ اللّٰهُ اَيْدِيَنَا فَنُطَهِّرُ اَلْسِنَتَنَا   deyip o kapıları açmıyorlar.

   Madem, Ehl-i Beyte zulmedenler şimdi ahirette cezasını öyle bir tarzda görüyorlar ki, bizim onlara hücumla yardımımıza bir ihtiyaç kalmıyor. Ve mazlum Ehl-i Beyt, muvakkat bir azab ve zahmet mukabilinde o derece yüksek bir mükâfat görmüşler ki, aklımız ihata etmiyor. Değil şimdi onlara acımak, belki onları o hadsiz rahmete mazhariyetleri noktasında binler tebrik etmek gerektir ki; birkaç sene zahmetle, milyonlar mertebeler ve baki saadetler ahirette kazandıkları gibi; dünyada da kaldıkları zamanda, ehemmiyetsiz, dünyanın fani saltanatı ve muvakkat hâkimiyeti ve karışık siyasetine bedel; manevî birer sultan ve hakikat âleminde birer şah, birer manevî padişah makamını kazandılar. Valiler yerine, evliyalar, aktablara kumandan oldular. Kazançları, bire bin değil, milyonlardır.

   İşte bu sır içindir ki, Yeni Said’in hususî üstadı olan İmam-ı Rabbanî, Gavs-ı Âzam ve İmam-ı Gazalî, Zeynelabidin (r.a.), hususan Cevşenü’l-Kebir münacatını bu iki imamdan ders almışım. Ve Hazret-i Hüseyin ve İmam-ı Ali (kerremallahü veche)den aldığım ders otuz seneden beri, hususan Cevşenü’l-Kebir’le daima onlara manevî irtibatımda, geçmiş hakikati ve şimdiki Risale-i Nur’dan bize gelen meşrebi almışım. Zalimlerin gaddarlıklarını değil deşmek, bakmak; belki düşünmek de meşrebimize gelmiyor. Çünkü onlar mücazatını; ve mazlumlar mükâfatını, aklımızın fevkinde görmüşler. 

Hata Bildirim Formu
Sayfalar
123456789101112131415161718192021222324252627282930313233343536373839404142434445464748495051525354555657585960616263646566676869707172737475767778798081828384858687888990919293949596979899100101102103104105106107108109110111112113114115116117118119120121122123124125126127128129130131132133134135136137138139140141142143144145146147148149150151152153154155156157158159160161162163164165166167168169170171172173174175176177178179180181182183184185186187188189190191192193194195196197198199200201202203204205206207208209210211212213214215216217218219220221222223224225226227228229230231232233234235236237238239240241242243244245246247248249250251252253254255256257258259260261262263264265266267268269270271272273274275276277278279280281282283284285286287288289290291292293294295296297298299300301302303304305306307308309310311312313314315316317318319320321322323324325326327328329330331332333334335336337338339340341342343344345346347348349350351352353354355356357358359360361362363364365366367368369370371372373374375376377378379380381382383384385386387388389390391392393394395396397398399400401402403404405406407408409410411412413414415416417418419420421422423424425426427428429430431432433434435436437438439440441442443444445446447448449450451452453454455456457458459460461462463464465466467468469470471472473474475476477478479480481482483484485486487488489490491492493494495496497498499500501502503504505506507508509510511512513514515516517518519520521522523524525526527528529530531532533534535536537538539540541542543544545546547548549550
Fihrist
Lügat