cihetiyle Risaletü’n-Nur adedi olan dokuz yüz doksan sekize yine iki sırlı (Haşiye) fark ile baktığı gibi, هَدٰينٖى رَبّٖٓى اِلٰى صِرَاطٍ مُسْتَقٖيمٍ cümlesinin makam-ı ebcedîsi ile bin üç yüz on altı ederek Risale-i Nur müellifinin tedrisiyle istihzarat-ı Nuriyede bulunduğu en hararetli tarihi olan bin üç yüz on altı adedine tam tamına tevafuk eder.
DOKUZUNCU AYET:
Hem el-Bakara Suresinde, hem Lokman Suresinde
فَقَدِ اسْتَمْسَكَ بِالْعُرْوَةِ الْوُثْقٰى cümlesidir. Yani, “Allah’a iman eden, hiç kopmayacak bir zincir-i nuraniye yapışır, temessük eder.” Risale-i Nur ise, iman-ı billâhın Kur’anî bürhanlarından bu zamanda en nuranîsi ve en kuvvetlisi olduğu tahakkuk ettiğinden, bu بِالْعُرْوَةِ الْوُثْقٰى külliyetinde hususî dahil olduğuna teyiden makam-ı cifrîsi bin üç yüz kırk yedi ederek Risaletü’n-Nur intişarının fevkalâde parlaması tarihine tam tamına tevafukla bakar. Ve bu on dördüncü asırda Kur’an’ın i’caz-ı manevisinden neşet eden bir urvetü’l-vüska ve zulümattan nura çıkaracak bir vesile-i nuraniye Risale-i Nur olduğunu remzen bildirir.
ONUNCU AYET: يُؤْتِى الْحِكْمَةَ مَنْ يَشَٓاءُ
ON BİRİNCİ AYET: وَ يُعَلِّمُهُمُ الْكِتَابَ وَ الْحِكْمَةَ وَ يُزَكّٖيهِمْ
ON İKİNCİ AYET: وَ يُزَكّٖيكُمْ وَ يُعَلِّمُكُمُ الْكِتَابَ وَ الْحِكْمَةَ ayetleridir. Meal-i icmalîleri der ki: “Kur’an hikmet-i kudsiyeyi size bildiriyor. Sizi manevî kirlerden temizlendiriyor.” Bu üç ayetin küllî ve umumî manalarında Risale-i Nur kasdî bir surette dahil olduğuna iki kuvvetli emare var.