Altı İsm-i Âzamın Altı Nüktelerinin
Allahu Ehad’e Dair Yedinci Nükte-i Âzamıdır
بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحٖيمِ وَ بِهٖ نَسْتَعٖينُ
فَاعْلَمْ اَنَّهُ لَٓا اِلٰهَ اِلَّا اللّٰهُ
âyetinin bir muhteşem nüktesiyle, meşhur bir kasem-i nebevînin işaretiyle ve ilhamıyla hissettiğim gayet güzel ve çok şirin ve nihayet derecede lâtif üç meyve-i tevhid ve muktazisi ve üç hüccetine dair bir nüktedir.
İşte, Resul-i Ekrem aleyhissalâtü vesselâm yemin ettiği vakit, en çok istimal ve tekrar ile her zaman ferman ettiği şu وَالَّذٖى نَفْسُ مُحَمَّدٍ بِيَدِهٖ kasemidir. Ve bu kasem gösteriyor ki, şecere-i kâinatın en geniş dairesi ve en müntehası ve nihâyâtı ve teferruatı dahi Zat-ı Vahid-i Ehad’in kudretiyle ve iradesiyledir. Çünkü, mahlûkatın en müntehab ve en müstesnası olan Muhammed aleyhissalâtü vesselâmın nefsi, kendi kendine malik olmazsa ve ef’alinde serbest bulunmazsa ve harekâtı başka bir ihtiyara bağlı ise; elbette hiçbir şey, hiçbir şe’n, hiçbir hâl, hiçbir keyfiyet –cüz’î olsun, küllî olsun– o muhit iktidarın, o şamil ihtiyarın daire-i tasarrufunun haricinde olamaz. Evet, bu çok manidar kasem-i Muhammedî’nin (a.s.m.) ifade ettiği gayet muazzam ve muhit bir tevhid-i rububiyettir. Ve