Kitaplar
Nur'un İlk Kapısı

İşte her nereye baksan bu hal taammüm etmiş. Her yerde zalimlerin velvelelerinden ve mazlumların vaveylâlarından başka birşey işitilmiyor. Bütün yol boyunca bir matemhane-i umumî şeklini alan bu hal devam ediyor. Madem ki insanız, insan insaniyeti cihetiyle başkasının elemiyle müteellim olur. Bu hadsiz âlâm-ı beşere nasıl tahammül ederiz? Vicdan, nasıl bu hale dayanabilir? Yalnız şu azab-ı vicdaniyeden bizi kurtaracak iki çaremiz var. 

   Birisi: Gayet sarhoş olmalıyız. 

   Diğeri: İnsaniyetten tecerrüd edip vahşi, hodendiş bir kalbi taşımalıyız ki; selâmetimiz için bu iki çare bize bütün halkın helâketini unuttursun ve bizi müteessir etmesin. Hem bir parça ahmak da olmalıyız ki; bütün halka şamil bir beladan kendimizi hariç zannetmeliyiz. 

   Ey Avrupa! Senin bir gözü kör dehân ile ruh-u beşere hediye ettiğin şu cehennemî haleti sen de anladın. Sen şu müdhiş derde bir derman aradın. Bu derde şifa ve ilâç olan hüda-i Kur'an'dan gözünü yumdun. Muvakkaten elemi hissetmemek için cazibedar lehviyatı, parlak ve okşayıcı hevesatı ilâç olarak buldun. Ve bunlarla beşerin hissini ibtal ettin. Senin bulduğun bu derman, senin başını yesin ve yiyecek!

  

Hata Bildirim Formu
Sayfalar
123456789101112131415161718192021222324252627282930313233343536373839404142434445464748495051525354555657585960616263646566676869707172737475767778798081828384858687888990919293949596979899100101102103104105106107108109110111112113114115116117118119120121122123124125126127128129130131132133134135136137138139140141142143144145146147148149150151152153154155156
Fihrist
Lügat