Kitaplar
Nur'un İlk Kapısı

Hekim bazan münasib gördüğü matlubu aynen verir; bazan istediğinden daha a'lâsını verir; bazan da, senin hastalığına zarar olduğu için, cevab verdiği halde sana bir şey vermez. 

Dua, bir nevi ibadet olduğu için, hâlis olmak gerektir. Tâ ki kabul olunsun. İbadetin semeratı ise uhrevîdir. Dünyevî işler, o ibadatın evkat-ı mahsusalarıdır. Meselâ yağmursuzluk, yağmur namazının vaktidir. Namaz, yağmur yağması için vaz' edilmemiştir. Umûr-u dünyeviye niyet edilse, o ibadet olan dua hâlis olmadığı için kabule lâyık olmaz. 

Evet nasılki gurub, mağrib namazının vaktidir. Ay ve Güneş'in tutulmaları da, salât-ül küsuf vel-husuf denilen iki ibadat-ı mahsusanın vaktidir. Yoksa gaye değil ki, namaz kılmakla, tâ Güneş ve Kamer açılsınlar. Çünki Güneş ve Kamer'in açılmaları zamanı muayyendir. Fâtır-ı Zülcelal, bu iki âyât-ı azîmin nikabı zamanında yani perdelendikleri zamanda ibadını, ibadete davet eder.

Hata Bildirim Formu
Sayfalar
123456789101112131415161718192021222324252627282930313233343536373839404142434445464748495051525354555657585960616263646566676869707172737475767778798081828384858687888990919293949596979899100101102103104105106107108109110111112113114115116117118119120121122123124125126127128129130131132133134135136137138139140141142143144145146147148149150151152153154155156
Fihrist
Lügat