Kitaplar
Nur'un İlk Kapısı

   Sonra sol tarafıma bakıyorum görüyorum ki: Nihayetsiz bir acz ve o hadsiz aczden neş'et eden derin bir yaram var ki; o mutlak aczimle, kalb ve ruhumun ve aklımın cihetinden hadsiz darbeler bana vurulabilir. Şu elem ise, lezzet-i hayat-ı dünyeviyeyi cidden izale eder. Eğer teslimiyetle Kur'an-ı Kerim'in dersini dinlesem, o aczim, bir tezkereye döner. Beni sırr-ı tevekkül ile, öyle bir Kadîr-i Mutlak'a istinada davet eder. Ve öyle bir nokta-i istinadı buldurur ki; o noktada bütün a'dadan emn ü emanı temin eder. Evet emr-i kün feyekûn'e mâlik ve bütün eşya ona müsahhar ve hâdim olan bir Sultan-ı Cihan'a acz tezkeresiyle istinad eden adam, ne gibi şeyden perva eder. Yoksa müdhiş aczimle, merhametsiz ve hadsiz düşmanlar içinde pek çok ızdırab çekmeğe mecbur kalacağım. 

   Hem halime bakıyorum, görüyorum ki: Ben misafirim, uzun bir sefere sevkediliyorum. Yolum kabir, berzah ve haşir üstünden geçip ebed-ül âbâda kadar gider. O karanlık yolda, zâd ile ziya ister. Halbuki Kur'an haricinde hiçbir akıl ve hikmet ve hiçbir ilim ve felsefe o yolun zulümatını izale edecek bir nur ve o uzun sefere zâd olacak bir rızk vermiyor. Ancak onu ışıklandıracak yalnız şems-i Kur'an'dan iktibas edilen ziyadır. Ve o sefere zâd olacak, yalnız hazine-i Rahman'dır. Ve delalet-i Kur'an ile ahzedilen gıdadır.

Hata Bildirim Formu
Sayfalar
123456789101112131415161718192021222324252627282930313233343536373839404142434445464748495051525354555657585960616263646566676869707172737475767778798081828384858687888990919293949596979899100101102103104105106107108109110111112113114115116117118119120121122123124125126127128129130131132133134135136137138139140141142143144145146147148149150151152153154155156
Fihrist
Lügat