ONÜÇÜNCÜ LEM'A:
Evet herşey, zerrattan tâ seyyarata, tâ şümusa kadar, acz-i zâtîsiyle, Hâlık'ın vücub-u vücuduna şehadet ettiği gibi; o acz-i mutlak ile beraber nizam-ı umumîde hayret verici vezaifi deruhde etmeleri, o Vâcib-ül Vücud'un vahdetine şehadet eder.
Hem bununla beraber, kâinatın bütün eczaları, herbir cüz' ellibeş lisan ile Zât-ı Ehad u Samed'e şehadet eder. Kur'an-ı Hakîm'den fehmettiğim o elsineleri icmalen Katre namında bir risale-i Arabîde beyan etmişim. İstersen ona müracaat et.
Hem o Hâlık-ı Zülcelal'in vücub u vahdeti gibi bütün evsaf-ı kemaliyesine ve cemaliye ve celaliyesine şu mevcudat şehadet ettikleri gibi; kusursuz, noksaniyetsiz kemal-i zâtîsini de isbat ederler. Çünki eserde kemal, fiilin kemaline; fiilin kemali, ismin kemaline; ismin kemali, sıfatın kemaline; sıfatın kemali, şe'nin kemaline; şe'nin kemali, zâtın kemaline hadsen, zarureten, bedaheten delalet eder. Meselâ: Nasılki kusursuz bir kasrın mükemmel nukuş ve tezyinatı, arkalarındaki ef'alin mükemmeliyetini gösterir. O ef'alin mükemmeliyeti, fâilin esmasının mükemmeliyetini gösterir. Esmanın mükemmeliyeti, sıfâtın mükemmeliyetini gösterir. Sıfâtın mükemmeliyeti, müsemmanın şuun-u zâtiyesinin mükemmeliyetini gösterir. Şuunun mükemmeliyeti, o nakkaşın zâtının mükemmeliyetini gösterir.
Aynen öyle de: Şu kusursuz, futursuz âsâr-ı meşhudedeki kemal, bilmüşahede müessirin kemal-i ef'aline delalet eder. Kemal-i ef'al ise, bilbedahe fâilin kemal-i esmasına; kemal-i esma ise, bizzarure müsemmanın kemal-i sıfâtına; kemal-i sıfât ise, bilyakîn mevsufun kemal-i şuununa; kemal-i şuun ise, bihakkalyakîn zîşuunun kemal-i zâtına delalet eder. Âmennâ ve saddaknâ.