Birinci Mesele-i Mühimme: Semavat gibi arzında yedi tabaka olmasına dairdir. Şu mesele, yeni zamanın feylesoflarına hakikatsiz görünüyor; onların arza ve semavata dair olan fenleri kabul etmiyor. Bunu vasıta ederek bazı hakaik-i Kur’aniyeye itiraz ediyorlar. Buna dair muhtasaran birkaç işaret yazacağız.
Birincisi: Evvela, ayetin manası ayrıdır ve o manaların efradı ve mâsadakları ayrıdır. İşte o küllî mananın müteaddit efradından bir ferdi bulunmazsa, o mana inkâr edilmez. Semavatın yedi tabakasına ve arzın yedi katına dair mana-yı küllîsinin çok efradından yedi mâsadak zahiren görünüyor.
Saniyen, ayetin sarahatinde “yedi kat arz” dememiş. اَللّٰهُ الَّذِى خَلَقَ سَبْعَ سَمٰوَاتٍ وَمِنَ اْلاَرْضِ مِثْلَهُنَّ (İla ahir.) Ayetin zahiri diyor ki: “Arzı da o seb’a semavat gibi halk etmiş. Ve mahlûkatına mesken ittihaz etmiş.” Yedi tabaka olarak halk ettim, demiyor. Misliyet ise, mahlûkıyet ve mahlûkata meskeniyet cihetiyle bir teşbihtir.
İkincisi: Küre-i arz her ne kadar semavata nisbeten çok küçüktür; fakat hadsiz masnuat-ı ilâhiyenin meşheri, mazharı, mahşeri, merkezi hükmünde olduğundan, kalb cesede mukabil geldiği gibi, küre-i arz dahi koca, hadsiz semavata karşı bir kalb ve manevî bir merkez hükmünde olarak mukabil gelir. Onun için, zeminin küçük mikyasta eskiden beri yedi (1) iklimi; hem Avrupa, Afrika, Okyanusya, İki Asya, İki Amerika namlariyle maruf yedi kıt’ası; hem denizle beraber Şark, Garb, Şimal, Cenub, bu yüzdeki ve yeni dünya yüzündeki malûm yedi kıt’ası; hem merkezinden ta kışr-ı zahirîye kadar hikmeten, fennen sabit olan muttasıl ve mütenevvi yedi tabakası; hem zîhayat için medar-ı hayat olmuş yetmiş basit ve cüz’î unsurları tazammun edip ve “yedi kat” tabir edilen meşhur yedi nevi küllî unsuru; hem “dört unsur” denilen su, hava, nar, toprak (türab) ile beraber, “mevalid-i selase” denilen maadin, nebatat ve hayvanatın yedi tabakaları ve yedi kat âlemleri; hem cin ve ifrit ve sair muhtelif zîşuur ve zîhayat mahlûkların âlemleri ve meskenleri olduğu, çok kesretli ehl-i keşif ve ashab-ı şuhûdun şehadetiyle sabit yedi kat arzın âlemleri; hem küre-i arzımıza benzeyen yedi küre-i uhra dahi bulunmasına, zîhayata makarr ve mesken olmasına işareten yedi tabaka, yani, yedi küre-i arziye bulunmasına işareten küre-i arz dahi, yedi tabaka, âyat-ı Kur’aniyeden fehmedilmiştir.
İşte, yedi nevi ile yedi tarzda arzın yedi tabakası mevcut olduğu tahakkuk ediyor. Sekizincisi olan âhirki mana başka nokta-i nazarda ehemmiyetlidir; o yedide dahil değildir.