Bütün enva-ı şirki reddeder, hem de yedi enva-ı tevhidi eder isbat.
Üçü menfi, üçü müsbet şu altı cümlede birden:
Birinci cümle: قُلْ هُوَ karinesiz işarettir. Demek ıtlakla tayindir.
O tayinde taayyün var. yani, لا هو إلا هو Şu tevhid-i şuhuda bir işarettir.
Hakikat-bîn nazar tevhide müstağrak olursa der ki: Lâ Meşhude İllâ Hû
İkinci cümle: اَللّٰهُ اَحَدٌ dir ki, tevhid-i ulûhiyete tasrihtir.
Hakikat, hak lisanı der ki: Lâ Mabude İllâ Hû…
Üçüncü cümle: للّٰهُ الصَّمَدُ dir. İki cevher-i tevhide sadeftir.
Birinci dürrü: Tevhid-i rububiyet. Evet nizam-ı kevn lisanı der ki: Lâ Hâlıka İllâ Hû…
İkinci dürrü: Tevhid-i kayyûmiyet. Evet seraser kâinatta,
vücud ve hem bekâda, müessire ihtiyaç lisanı der ki: Lâ Kayyume İllâ Hû…
Dördüncü: لَمْ يَلِدْ dir. Bir tevhid-i celâlî müstetirdir;
enva-ı şirki reddeder, küfrü keser bîiştibah.