ve Turan ve Ariyan ve Sâmileri tevhid ederek az zamanla bize bir büyük bir kıymet veren.. şahs-ı manevi-i hükûmeti Müslüman gösteren.. Kanun-u Esasînin ruhu ve On Birinci Madde'yi muhafaza ile sizi hıns-ı yeminden kurtaran.. Avrupa’nın eski zann-ı fasidlerini tekzib eden.. Muhammed’i (aleyhissalâtü vesselâm) hâtem-i enbiya ve Şeriatının ebedî olduğunu tasdik ettiren.. muharrib-i medeniyet olan dinsizliğe karşı sed çeken.. zulmet-i tebayün-ü efkâr ve teşettüt-ü ârayı safa-i nuranisi ile ortadan kaldıran.. umum ulema ve vâizleri ittihad ve saadet-i millete ve icraat-ı hükûmet-i meşruta-i meşruaya hâdim eden.. adalet-i mahzası merhametli olduğundan anâsır-ı gayr-ı müslimeyi daha ziyade te’lif ve rabteden.. en cebin ve âmi adamı en cesur, en has adam gibi hiss-i hakiki-i terakki ve fedakârlık ve hubb-u vatanla mütehassis eden.. hadim-i medeniyet olan sefahet, israfat ve havaic-i gayr-i zaruriyeden bizi halâs eyleyen.. muhafaza-i ahiretle beraber imar-ı dünya etmekle sa’ye neşat veren.. hayat-ı medeniyet olan ahlâk-ı hasene ve hissiyat-ı ulviyenin düsturlarını öğreten.. herbirinizi, ey mebus! elli bin kişinin takaza-i hakkından tebrie eden.. ve sizi icma-i ümmete küçük bir misal-i meşru gösteren.. ve hüsn-ü niyete binaen amâlinizi ibadet gibi ettiren.. üçyüz milyonun hayat-ı maneviyesine kast-ı cinayetten sizi tahlis eden; ol şeriat-ı garra ünvanıyla gösterseniz ve mehaz edinseniz ve tatbik etseniz, acaba bu kadar fevaidi ile beraber ne gibi şey kaybedeceksiniz? Vesselâm...
Yaşasın şeriat-ı garra!
Bediüzzaman Said-i Kürdî