bu zamanın en büyük şakilerinden üçüne cifirce tevafuk etmesi, o küllî ayette bunlar dahi kasden murad olduklarına emaredir, belki işarettir. İşte Hazret-i Gavs; bu ayetteki bu emareden, bu zamana bakmış. Mezkûr fıkrasını küllî ayete bir nevi hususî tefsir yaparak, kasidesinde kerametkârane bahsettiği fitne-i ahirzaman içindeki şakirdlerini görüp, o zamanın şakilerinin şerrinden muhafaza edildiğini ve buradaki münacatında dahi o kasidenin mealine bakıyor.
Şu fıkra-i Gavsiye’de bir ima var. Buradaki Said lâfzında, meşhur kasidesindeki تَعِيشُ سَعِيدًا kelimesine hafi bir işaret olduğu gibi; ذُوالْهَلَاكِ هُوَ الشَّقِىُّ الْمُبَعَّدُ fıkrasıyla kendisinden sonra vuku bulan ve ulûm-u İslâmiyeyi mahvetmek niyetiyle kütüphaneleri Dicle ve Fırat nehrine atan Hülâgu felâketini haber vermekle beraber, Hülâgu gibi ulûm-u İslâmiyeye perde çeken şakileri dahi, mezkûr ayete istinaden haber veriyor.
Evet, فَالْوَاصِلُ اِلٰى السَّلاَمَةِ هُوَ السَّعِيدُ الْمُقَرَّبُ fıkrasıyla Hizbü’l-Kur’an’a işaret ettiği gibi; ذُوالْهَلَاكِ هُوَ الشَّقِىُّ الْمُبَعَّدُ وَ الْمُعَذَّبُ fıkrasıyla ulûm-u İslâmiyeyi imha niyetiyle Hülâgu ve vüzerası gibi davranan bazı malum insanların isimleri ilm-i cifirce dahi mezkûr ayetin işaretine istinaden tam tevafuk ediyor, gösteriyor.
Malumdur ki tevafuk, ilm-i cifrin anahtarlarından mühim bir anahtardır. Eğer bir tevafuk ise, delâlet denilmez; fakat hafif bir ima olur. Eğer, iki cihet ile aynı meseleye tevafuk gelse, imadan remiz derecesine çıkar. Eğer, iki-üç cihetle aynı meseleye gelse işaret olur. Eğer meani-i elfaz işarat-ı harfiyeye münasip gelse ve işaretle bahsedilen insanların ahvali o manaya mutabık ve muvafık olsa, o işaret o vakit delâlet derecesine çıkar. Eğer altı-yedi vecihle tevafukla beraber, mana-yı kelimat işaret-i harfiyeye muvafık gelse ve mukteza-yı hâle de mutabık olsa, o delâlet o vakit sarahat derecesine çıkar. İşte bu düstura binaen, Şeyh-i Geylânî o meşhur kasidesinde sarahat derecesinde Hizbü’l-Kur’an’dan bahsettiği gibi, “Virdü’l-İşâ” münacatında dahi mezkûr ayete istinaden Hizbü’l-Kur’an’ın bir hâdimini tasrihen ve arkadaşlarını da işaret derecesinde haber veriyor.