Kitaplar
Sikke-i Tasdîk-i Gaybî

Dârü’l-Hikmeti’l-İslâmiyede bir-iki sene Hazret-i Gavs-ı Geylânî’nin şu vasiyetini ve emrini imtisal ederek envar-ı Kur’aniyeyi neşretmiş. Lillâhilhamd, şimdiye kadar devam ediyor.

   Bu şayan-ı hayret fıkrada câ-yı dikkat şu nokta var ki, Hazret-i Gavs, doğrudan doğruya altıncı asırdan bu asrımıza bakıyor. O altıncı asrın ahirlerinde Hülâgu felâketi gibi feci, dehşetli meşhur fitnenin çok elîm ve feci ve kuburdaki emvatı ağlattıracak derecede dehşetli bir nevi, şu on dördüncü asırda bulunuyor. Bu iki asır birbirine tevafuk ediyor ki, Hazret-i Şeyh o asırdan bu asra bakıyor.

Risale-i Nur talebeleri namına

Refet, Husrev, Hafız Ali, Sabri

۞۞۞

ŞU KERAMET-İ GAVSİYE MÜNASEBETİYLE

ÜÇ NOKTA BEYAN EDİLECEK

   Birinci Nokta: Hazret-i Gavs’ın kasidesinin başında bu beş satırdan evvel, acib, pek garip, çok beliğ, nazdarane tahdis-i nimet suretinde bir davayı iftiharkârane ifade eden iki sahifelik kasidesindeki harika davasına delil olarak bir keramet-i bâhireyi adeta mucizeye yakın bir harikayı göstermek lazım geliyordu. İşte o, akılları hayrette bırakan mertebeye lâyık olduğunu gösterir bir keramet izhar etti ki, sekiz yüz sene bir mesafede Cenab-ı Hakkın izniyle, i’lâmıyla zamanımızı tafsilatıyla görür tarzında, bizim gibi âciz, zaif talebelerine ders verip teşvik eder. İşte Hazret-i Gavs’ın davasına bu ihbar-ı gaybîsi en bâhir bürhan olduğu gibi, Risale-i Nur’un eczalarının hakkaniyet ve ulviyetine bir hüccet-i katıa hükmündedir. Evet, Hazret-i Şeyh, bu kasidesiyle Sözlerin hakkaniyetini imza ediyor.

   İkinci Nokta: Ehl-i tarikat ve hakikatça müttefekun aleyh bir esas var ki: Tarik-ı Hakda süluk eden bir insan, nefs-i emmaresinin enaniyetini ve serkeşliğini kırmak için lazım gelir ki; nazarını nefsinden kaldırıp şeyhine hasr-ı nazar ede ede tâ fenâ fi’ş-şeyh hükmüne gelir, “Ben” dediği vakit, şeyhinin hissiyatıyla konuşur ve hakeza... Tâ fenâ fillâh’a kadar gider. Mesela: Nasıl ki, gayet fedakâr ve sadık bir hizmetkâr, bir yaver, efendisinin hissiyatiyle güya kendisi kendisinin efendisidir ve padişahıdır gibi konuşur, “Ben böyle istiyorum” der; yani “Benim seyyidim, üstadım, sultanım böyle istiyor.” 

Hata Bildirim Formu
Sayfalar
123456789101112131415161718192021222324252627282930313233343536373839404142434445464748495051525354555657585960616263646566676869707172737475767778798081828384858687888990919293949596979899100101102103104105106107108109110111112113114115116117118119120121122123124125126127128129130131132133134135136137138139140141142143144145146147148149150151152153154155156157158159160161162163164165166167168169170171172173174175176177178179180181182183184185186187188189190191192193194195196197198199200201202203204205206207208209210211212213214215216217218219220221222223224225226227228229230231232233234235236237238239240241242243244245246247248249250251252253254255256257258259260261262263264265266267268269270271272273274275276277278279280281282283284285286287288289290291292293294295296297298299300301302303304305306307308309310311312313314315
Fihrist
Lügat