kurtaracakları kat’i tahakkuk eden Risale-i Nur, kat’iyen söndürülemez, kaybedilemez. Buna misal: Yirmi beş seneden beri onu imha etmek gayesiyle yapılan hücumlar, bilâkis onun fevkalâde yayılmasına ve parlamasına vesile oldu. Çünkü; onun sahibi ezelden ebede kadar her şey kudret-i ezelisinde ve emrinde olan bir Sultan-ı Zülcelâldir. Çünkü onun hakaikleri Kur’an’ın hakikatleridir ve Cenab-ı Hakkın hıfz ve inayetiyle daima parlayacaktır, inşaallah...
Sayın hâkimler! İman ve İslâmiyeti en yüksek bir sevgi ve iştiyakla öğreten ve rıza-yı ilâhîden başka bir hedef ve maksad tanımayan ve bu asırda Kur’an’ın bir mucize-i kübrası ve tefsir-i nuranîsi olduğu kat’i tahakkuk eden Risale-i Nur’u okumak ve yazmak ve onun hakaik-ı imaniyeyi ders veren risalelerini mü’min kardeşlerine vermek bir suç ise; ve dinin evamir-i kudsiyesinden olan rabıta-i diniye ve uhuvvet-i İslâmiye ve Allah sevgisi uğrunda iman ve Kur’an yolunda birleşmek gibi mukaddes ve ilâhî ve uhrevî kardeşlik bir cemiyet ise; böyle mübarek bir cemiyete mensub olmak benim için büyük bir saadettir. Ve her türlü taltif ve nişanların üstünde bir bahtiyarlıktır. Böyle bir saadet ve bahtiyarlığı kazandıran Risale-i Nur’un talebesi olmak gibi büyük bir lütfu benim gibi bir biçareye nasib eden Allah’a hadsiz şükürler olsun. Son sözüm:
حَسْبُنَا اللّٰهُ وَنِعْمَ الْوَكِيلُ
حَسْبِيَ اللّٰهُۘ لَٓا اِلٰهَ اِلَّا هُوَۜ عَلَيْهِ تَوَكَّلْتُ وَهُوَ رَبُّ الْعَرْشِ الْعَظ۪يمِ ’dir.
Muallim
Mustafa Sungur
***