Kitaplar
Müdafaalar

hükmünde, bir odada karakol karşısında, yalnız vakit geçirdim. Tâ ki, ehl-i siyasetin evhamına dokunacak bir halim bulunmasın. Kastamonu hükûmeti ve adliyesi ve zabıtası beni tasdik eder. Ve o cezadan sonra çok defa menzilimi taharrilerde, karışık bir halim görünmedi ve bulunmadı. Eğer bulunsa idi, ya Kastamonu hükûmeti bilmedi veya aldırmadı. Benden ziyade onlar mesul olur.

   Madem hükûmet prensibi, cumhuriyetin serbestiyet-i vicdan düsturuyla dinsizlere ve sefahetçilere ilişmiyor, elbette mümkün olduğu kadar dünyaya ve siyasete karışmayan dindarlara da, o prensip hükmüyle ilişmez ve ilişmemeli. Kastamonu’da sekiz sene nezaret ve tarassud altındaki hayatım, zabıta ve adliyenin tasdikiyle sabittir ki: Şimdi bana ilişenler, hükûmet-i cumhuriyenin prensibi ile ve kanunu ile değil, belki evham ve garaz yüzünden habbeyi kubbe yaptılar. Evet, vehim ve inat ile bir habbeyi, bir dağ gibi gösterdiklerinin çok emarelerinden iki-üçünü müsaadenizle beyan ediyorum:

   Birisi: On beş sene evvel bana hizmet eden ve Eskişehir Mahkemesinde beraatinden sonra, daha hayatından dahi haberim olmayan bazı zatları ve hiç görmediğim ve bir mektupta, çabuk Kur’an okumuş ve imanî risaleleri yazıyor diye hoşuma gitmiş; ben de maşaallah, barekâllah, dediğim on iki-on üç yaşlarında tahmin ettiğim bazı çocukları ve Eskişehir Mahkemesinde bahsi geçen, fakat ehemmiyet verilmeyen bir kısım eski mektuplarım yüzünden bazı rençber ve esnafları ellerine kelepçe vurup, benim şimdiki mevhum suçumun şerikleri olarak taht-ı tevkife alınmalarıdır.

   İkincisi: Kastamonu Adliyesi ve zabıtası gayet dikkatli bir aramada, bütün kitaplarımı ve mektuplarımı ve gizli eşyamı aldıkları halde, beni değil tevkif, belki kitaplarımı ve eşyamı taahhüdlerine binaen bana iade edeceklerini beklerken, birden Isparta müdde-i umumîsinin tevkif iş’arı üzerine, adliyedeki emanetlerimi almadan sevk edildim. Isparta’da gayr-ı mevkuf olarak bir sual-cevap beklerken, en müthiş bir câni gibi tecrid-i mutlak içinde, gayet âdi bir bahane ile, yani bir jandarmanın akşam namazını yol üstünde, camiin dışında kazaya kalmamak için müsaade etmesi bahanesiyle, öyle bir sıkıntı o müdde-i umumînin emriyle verildi ki, ifadeye gittiğim 

Hata Bildirim Formu
Sayfalar
123456789101112131415161718192021222324252627282930313233343536373839404142434445464748495051525354555657585960616263646566676869707172737475767778798081828384858687888990919293949596979899100101102103104105106107108109110111112113114115116117118119120121122123124125126127128129130131132133134135136137138139140141142143144145146147148149150151152153154155156157158159160161162163164165166167168169170171172173174175176177178179180181182183184185186187188189190191192193194195196197198199200201202203204205206207208209210211212213214215216217218219220221222223224225226227228229230231232233234235236237238239240241242243244245246247248249250251252253254255256257258259260261262263264265266267268269270271272273274275276277278279280281282283284285286287288289290291292293294295296297298299300301302303304305306307308309310311312313314315316317318319320321322323324325326327328329330331332333334335336337338339340341342343344345346347348349350351352353354355356357358359360361362363364365366367368369370371372373374375376377378379380381382383384385386387388389390391392393394395396397398399400401402403404405406407408409410411412413414415416417418419420421422423424425426427428429430431432433434435436437438439440441442443444445446447448449450451452453454455456457458459460461462463464465466467468469470471472473474475476477478479480481482483484485486487488489490491492493494495496497498499500501502503504505506507508509510511512513514515516517518519520521522523524525526527528529530531532533534535536537538539540541542543544545546547548549550551552553554555556557558559560561562563564565566567568569570571
Fihrist
Lügat