بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحٖيمِ
يَا اَللّٰهُ يَا رَحْمٰنُ يَا رَحٖيمُ يَا فَرْدُ يَا حَىُّ يَا قَيُّومُ يَا حَكَمُ يَا عَدْلُ يَا قُدُّوسُ
İsm-i âzamın hakkına ve Kur’an-ı Mu’cizü’l-Beyan’ın hürmetine ve Resul-i Ekrem Aleyhissalatü Vesselam’ın şerefine, bir kalemle bin nüsha yazan Ahmed Nazif’i ve mübarek yardımcılarını ve Nurcu arkadaşlarını Cennetü’l-Firdevs’te saadet-i ebediyeye mazhar eyle. Amin. Ve hizmet-i imaniye ve Kur’aniyede daima muvaffak eyle, Amin. Ve defter-i hasenatlarında Zülfikar’ın her harfine mukabil bin hasene yazdır. Amin. Ve Nurların neşrinde sebat ve devam ve ihlas ihsan eyle. Amin.
Ya Erhame’r Rahimin! Umum Risale-i Nur şakirdlerini iki cihanda mesud eyle. Amin. Ve cinnî ve insî şeytanların şerrinden muhafaza eyle. Amin. Ve bu biçare ve aciz Said’in kusuratını afveyle. Amin.
Umum Nur şakirdleri namına
Said Nursî
بِاسْمِهٖ سُبْحَانَهُ
Risale-i Nur hakkında yazılan bu hakikatli ve uzun mektubu yazan merhum Hasan Feyzi kardeşimiz, aynen şehid merhum Hafız Ali misillu, bir mektubunda dediği gibi: “Dahi nezrim bu ki, canım sana kurban olacak!” dediğini tasdiken üstadına bedel şehid olup, şehid kardeşi büyük Hafız Ali’nin yanına gitmiş. Bu zat-ı zülcenaheyn, ehl-i kalb ve gayet yüksek bir ehl-i ilim ve hakikat, otuz sene muallimlik perdesi altında imana hizmet etmiş ve on seneden beri Risale-i Nur’u elde edip, gizli perde altında çalışmış. Sonra da iki sene zarfında doğrudan doğruya Risale-i Nur’un yüksek hakikatlerini ve kemalatını çekinmeyerek ruh u canıyla herkese ilan etmiştir. Cenab-ı Hakk, Risale-i Nur’un her bir harfine mukabil Onun ruhuna ve alem-i berzahdaki Nurcu arkadaşlarının ruhlarına binler rahmet eylesin. Amin…amin…amin.
Said Nursî