لَوْ لَمْ اَلْتَزِمْهُ لَمْ يَزَلْ هٰكَذَا اِلٰى يَوْمِ الْقِيَامَةِ تَحَزُّنًا عَلٰى رَسُولِ اللّٰهِ
Yani, “Ben onu kucaklayıp teselli vermeseydim, Resulullahın iftirakından kıyamete kadar böyle ağlaması devam edecekti.”
Hazret-i Büreyde, tarikinde der ki: Ciz’ ağladıktan sonra, Resul-i Ekrem aleyhissalâtü vesselâm elini üstüne koyup ferman etti: اِنْ شِئْتَ اَرُدُّكَ اِلَى الْحَائِطِ الَّذٖى كُنْتَ فٖيهِ تَنْبُتُ لَكَ عُرُوقُكَ وَيَكْمُلُ خَلْقُكَ وَيُجَدَّدُ خُوصُكَ وَثَمَرُكَ وَاِنْ شِئْتَ اَغْرِسُكَ فِى الْجَنَّةِ يَاْكُلُ اَوْلِيَاءُ اللّٰهِ مِنْ ثَمَرِكَ Sonra o ciz’i dinledi, ne söylüyor. Ciz’ söyledi; arkadaki adamlar da işitti: اِغْرِسْنٖى فِى الْجَنَّةِ يَاْكُلُ مِنّٖى اَوْلِيَاءُ اللّٰهِ فٖى مَكَانٍ لَا يَبْلٰى
Yani, “Cennette beni dik ki, benim meyvelerimden, Cenab-ı Hakkın sevgili kulları yesin. Hem bir mekân ki, orada beka bulup, çürümek yoktur.” Resul-i Ekrem aleyhissalâtü vesselâm ferman etti: قَدْ فَعَلْتُ
Sonra ferman etti: اِخْتَارَ دَارَ الْبَقَاءِ عَلٰى دَارِ الْفَنَاءِ İlm-i kelâmın büyük imamlarından meşhur Ebu İshak-ı İsferânî * naklediyor ki: Resul-i Ekrem aleyhissalâtü vesselâm direğin yanına gitmedi. Belki direk onun emriyle onun yanına geldi. Sonra emretti, yerine döndü. -1-
Hazret-i Übeyy ibn-i Kâ’b der ki: Şu hadise-i harikadan sonra Resul-i Ekrem aleyhissalâtü vesselâm emretti ki, “Direk minberin altına konulsun.”