Birinci Şuadan otuz birinci ayet. Pederiyle beraber Risale-i Nur
talebelerinden Salahaddin Çelebi’nin Risale-i Nur’a ait bir ayetten
bir istihracıdır
وَإِن كُنتُم مَّرْضَى أَوْ عَلَى سَفَرٍ أَوْ جَاء أَحَدٌ مِّنكُم مِّن الْغَآئِطِ أَوْ لاَمَسْتُمُ النِّسَاء فَلَمْ تَجِدُواْ مَاء فَتَيَمَّمُواْ صَعِيدًا طَيِّبًا
mana-yı zâhirisiyle diyor ki: “Su bulamadığınız vakit temiz toprak ile teyemmüm ediniz” der ve mana-yı işarisiyle diyor ki, 1357’de manevi âb-ı hayat menbaları kapatıldığı zamanda temiz toprağa kasd ve teveccüh ediniz, onda bir menba-ı hayat ve bir maden-i nur bulursunuz. Bu ayetin şu işareti hususi bir surette Risale-i Nur’a bakmasına iki emare var:
Birincisi: فَلَمْ تَجِدُواْ مَاء فَتَيَمَّمُواْ صَعِيدًا طَيِّبًا Bu ayetin makam-ı ebcedi ve cifrisi, 1357 ederek o tarihlerde medrese ve irşadgâhların seddiyle ve ehl-i ilim sarıklarının açılmasıyla ve manevi susuzluk başladığı hengâmda Risale-i Nur’un hakaik-ı imaniye cihetinde onbeş senede kazanılan iman-ı tahkikiyi on beş haftada belki tam müstaidlere on beş saatte sarsılmayacak derecede iman-ı tahkikiyi kazandırması kavi bir emaredir ki, şu işaret ona hususi bakar.
İkinci emare: Sad ve sin, birbirine tam kardeş olması ve bir kelimede birbirinin yerine geçmesi münasebetiyle bu ayetteki صَعِيدًا kelimesindeki sad, sin okunsa Risale-i Nur’un tercümanını göstermesi; hem bu cümlenin birinci mukaddimesi olan أَوْ لاَمَسْتُمُ النِّسَاء fıkrasının işaretiyle kadınların çıplak bacak olarak erkeklere karışmak ve Risale-i Nur’un, şiddetli taarruzlar içinde tesettür lehinde kuvvetli mukavemeti zamanına, şeddeli nun, iki nun olmak üzere makam-ı cifrisi فَلَمْ تَجِدُواْ ile beraber 1347 adediyle parmak basması ve أَوْ عَلَى سَفَرٍ fıkrasının işaretiyle umumi harblerin asrında her