ihtiyarlığına ve çok cihetlerle mabeynimizdeki uhuvvete hürmeten helâl etmeğe karar verdiğim ve biz, hizmetkâr olduğumuz Kur’an’a havale edip bıraktığım hengamda birden ihtiyarım haricinde, beş vecihle zemmi zemmeden ve mucizane gıybetten altı cihetle zecreden اَيُحِبُّ اَحَدُكُمْ اَنْ يَاْكُلَ لَحْمَ اَخِيهِ مَيْتًا ayeti karşımda kendini gösterip temessül eyledi. Manen “Bana bak” dedi. Ben de baktım, birden tesbihat içinde gördüm ki, 1351’den, tâ 1361 tarihini gösterdi. Halimize baktım; perde altında 51’den, tâ 61’e kadar Risale-i Nur medet beklediği İstanbul âfakında, perde altında bir nevi taarruz bulunmuş ve 61’de birden patlamasıdır.
Tahlil:
خ ت , 1000
م م ى ى
100,
ل ل ك ك
100, üçüncü
ن ى م
100,
ح ح ح ب د
30, dördüncü
ى
10; beş
ا
, bir
ﻫ
ile beraber 10, ahirdeki “tenvin” vakfen elif olduğu için, yekûnu 1351,
مَي تًا
aslı yâ-i müşeddede olduğundan, 1361 eder. (Haşiye)
Said Nursî
***
بِاسْمِهِ سُبْحَانَهُ وَاِنْ مِنْ شَىْءٍ اِلاَّ يُسَبِّحُ بِحَمْدِهِ
اَلسَّلاَمُ عَلَيْكُمْ وَرَحْمَةُ اللّٰهِ وَبَرَكَاتُهُ
Aziz, sıddık, müdekkik kardeşlerim!
Birinci Şua-İşarat-ı Kur’aniye’nin başında bir mukaddime olarak size gönderdiğimiz
أَفَمَن شَرَحَ اللَّهُ صَدْرَهُ لِلْإِسْلَامِ
ayetine dair Feyzi’nin istihracı