ki, Seyranî, Husrev’in arkasında koşup çalışsın. Demek, onu da derd-i maişet bağlamış.
Sabian: Risale-i Nur’un erkân-ı mühimmesinden Halil İbrahim’in on dört yaşındaki evlâd-ı manevîsi Risale-i Nur dairesindeki masum şakirdlerin dairesinde inşaallah ehemmiyetli mevkii alacak ve o küçük şahsiyette parlak, büyük bir şakird ruhu görünüyor. Mektubunda çocukça konuşmamış; gayet müdekkikane büyük bir âlim gibi konuşması bizi çok sevindirdi. Mâşâallah, bârekâllah dedirtti.
Saminen: Evvelce haber aldığınız hastalığıma dair bir noksan parça, dualarınıza ve geçen Ramazan gibi manen yardımlarınıza vesile olmak için, o hastalık münasebetiyle yanımıza gelen bazı zatlara söylediğim ve noksan kalmış bir fıkrayı yazıyorum. fiöyle ki:
Halimi soranlara dedim ki: Hem nazar, hem ervah-ı gayr-ı tayyibe cihetinden başıma gelen bu musibet, rahmet-i ilâhiye ile on adetten bire indi, dokuzu nimet oldu. Baki kalan birisi de, dokuz menfaati oldu.
Birinci menfaati: Hastalıkta her saat ibadeti, dokuz saat ibadet hükmüne getirdi.
İkinci faidesi: On beş hasta risalesini, tam zevkle tashih etmek ve bu hastalık zamanında, hastalara ve muhtaç olanlara çabuk yetiştirmeye sebep oldu.
Üçüncü faidesi: Eski Said’i, Yeni Said’e kalb eden eski bir hastalık gibi, şimdi de, Risale-i Nur’un parlak bir tarzda intişarı, Yeni Said’i de dünyayla bir derece alâkadar ettiği cihetle, o halin zararından kurtulmaya sebep oldu.
Dördüncüsü: Bu mübarek aylarda, pek çok iştiyak ve ihtiyaç ile fazla a’mâl-i uhreviyede bulunmak arzusuyla beraber, mevsim ve bazı esbap cihetiyle muvaffak olmayarak fazla müteessir idim. Bu hastalık, tam bu aylara lâyık bir tarzda, hastalıktan gelen ihlâs ve kesret-i sevap cihetiyle azîm bir menfaati oldu. Beni gündüzde dağ ve bağları gezmekten men ettiği gibi, gece uyku ve gafletten kurtarıp, kemal-i tazurru ve niyazla geceleri ihyaya sebep oldu.
Beşincisi: Geçenki Ramazandaki hastalık gibi, bu hastalık dahi, fedakâr kardeşlerimin şefkatlerini heyecana getirip, benim hesabıma a’mâl-i uhreviyelerinin bir nevi zekâtını vermek; nakıs, kusurlu sermayemi, birden ona, belki yüze ve bine çıkarmaya sebep olmasıdır.
Altıncı faidesi: Hastalara, yirmi beş deva-i imanî veren risalenin ilâçlarını