Kitaplar
Barla Lahikası

   Sizler koca Isparta’yı değil, belki büyük bir memleketi tenvir edecek elektriklerin makinistleri hükmündesiniz. Makinenin çarkları birbirine muavenete mecburdur. Hem birbirini kıskanmak değil, belki, bilâkis birbirinin fazla kuvvetinden memnun olurlar. Şuurlu farz ettiğimiz bir çark, daha kuvvetli bir çarkı görse memnun olur. Çünkü, vazifesini tahfif ediyor. Hak ve hakikatın, Kur’an ve imanın hizmeti olan büyük bir hazine-i âliyeyi omuzlarında taşıyan zatlar, kuvvetli omuzlar altına girdikçe iftihar eder, minnettar olur, şükreder.

  Sakın birbirinize tenkid kapısını açmayınız. Tenkid edilecek şeyler kardeşlerinizden hariç dairelerde çok var. Ben nasıl sizin meziyetinizle iftihar ediyorum, o meziyetlerden ben mahrum kaldıkça, sizde bulunduğundan memnun oluyorum, kendimindir telâkki ediyorum. Siz de Üstadınızın nazarıyla birbirinize bakmalısınız. Âdeta, her biriniz ötekinin faziletlerine naşir olunuz.

   Kardeşlerimizden İslâmköylü Hafız Ali Efendi, kendine rakip olacak diğer bir kardeşimiz hakkında gösterdiği hiss-i uhuvveti çok kıymettar gördüğüm için size beyan ediyorum:

   O zat yanıma geldi, ötekinin hattı, kendisinin hattından iyi olduğunu söyledim. “O, daha çok hizmet eder.” dedim. Baktım ki; Hafız Ali kemal-i samimiyet ve ihlâs ile onun tefevvuku ile iftihar etti, telezzüz eyledi. Hem Üstadının nazar-ı muhabbetini celbettiği için memnun oldu. Onun kalbine dikkat ettim, gösteriş değil; samimi olduğunu hissettim. Cenab-ı Hakka şükrettim ki, kardeşlerim içinde bu âlî hissi taşıyanlar var. İnşaallah bu his büyük hizmet görecek. Elhamdülillâh, yavaş yavaş o his bu civarımızdaki kardeşlere sirayet ediyor. Küçük bir lâtife:

   Sohbet içinde sizden bahis geçti, şükre dair meseleyi sordum: “Husrev’in yazdığını Refet Bey gördü mü?” Bekir Ağa dedi: “Evet gördü ve dedi, ‘Çok güzel, fakat acaba sen kalem karıştırmadın mı?” Husrev dedi: “Yok, kendi nüshamda, tam bütün gelmedi. Fakat kendilerine yazdığım tam geldi.” Biraz münakaşa oldu... Bu münasebetle kardeşim Refet Bey’e derim ki: Aslında tevafuk noksan olsaydı, zaten ben tavsiye etmiştim ki; kalem karıştırmasınlar. Asıl vaziyet bozulmasın. Bekir Ağa da gördü ki; asıl müsveddede çıkıntı olduğu halde tevafuk Husrev’in tarzında var. Onun için Husrev’in bir mahareti varsa tevafuku bozmamış. Hattâ Mucizat-ı Ahmediyedeki salavat 

Hata Bildirim Formu
Sayfalar
123456789101112131415161718192021222324252627282930313233343536373839404142434445464748495051525354555657585960616263646566676869707172737475767778798081828384858687888990919293949596979899100101102103104105106107108109110111112113114115116117118119120121122123124125126127128129130131132133134135136137138139140141142143144145146147148149150151152153154155156157158159160161162163164165166167168169170171172173174175176177178179180181182183184185186187188189190191192193194195196197198199200201202203204205206207208209210211212213214215216217218219220221222223224225226227228229230231232233234235236237238239240241242243244245246247248249250251252253254255256257258259260261262263264265266267268269270271272273274275276277278279280281282283284285286287288289290291292293294295296297298299300301302303304305306307308309310311312313314315316317318319320321322323324325326327328329330331332333334335336337338339340341342343344345346347348349350351352353354355356357358359360361362363364365366367368369370371372373374375376377378379380381382383384385386387388389390391392393394395396397398399400401402403404405406407408409410411412413414415416417418419420421422423424425426427428429430431432433434435436437438439440441
Fihrist
Lügat