Elhamdulillah bu havalide çok Sabriler zuhura başladılar, fakat yaz mevsimi dünya çarşısıdır, gaflet meydanıdır; atalet, fütur veriyor. Şuhûr-u selâse takarrub ettikçe, ahiret çarşısı faaliyete başlar. Onun için oradaki fütur, sana yeis ve fütur vermesin.
Başta valideyniniz ve Fethi Bey olarak, Sözlerle alâkadar umum dostlara selâm ve dua ediyoruz. Başta Sabri, bütün kardeşleriniz de, selâm ederler.
(Hulûsi Bey’e gidecek)
اَلْبَاقِى هُوَ الْبَاقِى
Kardeşiniz
Said Nursî
*
بِاسْمِهِ
وَ اِنْ مِنْ شَىْءٍ اِلَّا يُسَبِّحُ بِحَمْدِهٖ
اَلسَّلاَمُ عَلَيْكُمْ وَ رَحْمَةُ اللّٰهِ وَ بَرَكَاتُهُ
Aziz, sıddık, muhlis, kardeşim;
Sana Yirmi Altıncı Mektubun dört mebhasını birden gönderdim. Kendi nüshamdır. Sen benden ziyade lâyıksın. Seninki kayboldu, benimki onun yerine geçsin. Fakat müsvedde halindedir, kusura bakma.
Kardeşim, bazı dakika olur ki az amel çok sayılır, –bir neferin müdhiş bir zamanda bir saat nöbeti bir sene hükmünde olduğu gibi– inşaallah Hulûsi’nin de Nurlara nöbetdarlık saatleri o nevidendir.
Maşaallah, Hakkı Efendi’nin yerinde orada bir Fethi Bey’i buldun. İş kemmiyette değil, keyfiyete bakılır. Bazen bir, yüze mukabildir.
Hem kardeşim, Kurban Bayramından tâ şuhur-u selâseye kadar dünya o zaman atalette, gafletiyle, derd-i maişet belâsıyla insanları sersem ediyor. O müddet zarfında fütur ve lâkaydlık her halde olacak. Az bir hizmet de yazda çoktur.
Hem bilirsin ki, insanın terakkiyatı şeytanlarla mücahededen ileri gelir.