Kitaplar
Mesnevî-i Nuriye

   Ve keza, arz ve semaya  اِئْتِيَا طَوْعًا اَوْ كَرْهًا  ayetiyle verilen emri itaatla kabul etmelerinden, o emirdeki irade ve kudretin derece-i kuvveti ve dolayısıyla kelâmın derece-i ulviyeti tebarüz eder. Fakat, insanların camidata verdikleri emirler, mütekellimindeki irade ve kudretin zaafiyeti nisbetinde ruhsuz, hayali hezeyanlardan farkları yoktur.

   İ’lem eyyühe’l-aziz! Cenab-ı Hakkın A’lem, Ekber, Erham, Ahsen gibi esma ve sıfat ve ef’alinde kullanılan ism-i tafdil tevhide naks değildir. Çünkü maksat, bizzat ve hakiki bir mevsufu gayr-i hakiki veya aklî bir imkânla veya vehmî bir mevsufa tafdil etmektir.

   Ve keza, izzet-i ilâhiyeye de münafi değildir. Çünkü, maksat, sıfat ve ahval-i ilâhiye ile mahlukatın sıfat ve ef’ali arasında bir muvazene yapmak değildir. Yani, ikisini bir seviyede tuttuğundan sonra, bunu ona tafdil etmek değildir ki, sıfat-ı ilâhiyeye bir naks olsun.

   Evet, masnuattaki kemalât, Cenab-ı Hakkın kemâlinden in’ikâs eden bir gölge olduğuna nazaran, masnuat, sıfat-i ilâhiye ile muvazene hakkına malik değildir.

Hata Bildirim Formu
Sayfalar
123456789101112131415161718192021222324252627282930313233343536373839404142434445464748495051525354555657585960616263646566676869707172737475767778798081828384858687888990919293949596979899100101102103104105106107108109110111112113114115116117118119120121122123124125126127128129130131132133134135136137138139140141142143144145146147148149150151152153154155156157158159160161162163164165166167168169170171172173174175176177178179180181182183184185186187188189190191192193194195196197198199200201202203204205206207208209210211212213214215216217218219220221222223224225226227228229230231232233234235236237238239240241242243244245246247248249250251252253254255256257258259260261262263264265266267268269270271272273274275276277278279280281282283284285
Fihrist
Lügat