Kitaplar
İşarat'ül-İ'caz

daima vukua gelen haşirlere dikkat edip teemmül eden adam, elde edeceği müteferrik emarelerle haşrin vukuuna hads ile, yani bir sürat-i intikal ile hükmedecektir.

   Şimdi bu ayetin cümlelerini birbirine bağlayan münasebetlere gelelim:

   Evet, bu ayetin cevherlerini nazm eden ve cümlelerinin silsilesine medar-ı bahis olan nokta, saadettir. Şöyle ki:

   Saadet-i ebediye, iki kısımdır. Birinci ve en birinci kısmı, Allah’ın rızasına, lütfuna, tecellisine, kurbiyetine mazhar olmaktır. İkinci kısmı ise, saadet-i cismaniyedir. Bunun esasları; mesken, ekl, nikâh olmak üzere üçtür. Ve bu üç esasın derecelerine göre, saadet-i cismaniye tebeddül eder. Ve bu kısım saadeti ikmal ve itmam eden, hulûd ve devamdır. Çünkü saadet devam etmezse, zıddına inkılâb eder.

   Birinci kısım saadetin aksamı tafsilden müstağnidir veya gayr-i kabildir.

   İkinci kısım saadetin aksamı ise: Evet, meskenin en lâtifi, en cazibedar şekli, etraf-ı erbaası türlü türlü gül ve çiçekler ile müzeyyen, bağ ve bahçelerle muhat, altında sular, nehirler akan kasır ve köşklerdir. Evet, câmid kalbleri aşk ve şevkle ihya eden, sönmüş olan ruhları şen ve şâd eden, şairlere sermaye olarak şairane teşbihleri, temsilleri, üslupları ilham eden, sular ile hazravat ve nebatattır.

   Saadetin ikinci esası olan ekl ise: Me’külât (yiyecek) kuvvet verdiği cihetle, en iyisi, en lezizi, me’luf olan kısımdır; yani, insana garip, vahşi olmayan şeylerdir. Çünkü, ülfetle o nimetin derece-i kıymeti bilinir; lezzet verdiği cihetle de, lezzetin en büyük lezzeti, teceddüd ve tebeddülündedir. Ve keza, ekl lezzetini ikmal eden esbabdan biri de, o rızkın, kendi amelinin ücreti olduğunu bilmektir; ikinci bir sebep de, o rızkın menbaının daima gözönünde hazır bulunmasıdır ki, kalbi mutmain olsun, rızık için telâş etmesin.

   Saadetin esaslarından nikâh ise: Evet, insanın en fazla ihtiyacını temin eden, kalbine mukabil bir kalbin mevcud bulunmasıdır ki; her iki taraf, sevgilerini, aşklarını, şevklerini mübadele etsinler ve lezaizde birbirine ortak, gâm ve kederli şeylerde de yekdiğerine muavin ve yardımcı olsunlar. Evet, bir işte mütehayyir kalan veya bir şeye dalarak tefekkür eden adam 

Hata Bildirim Formu
Sayfalar
123456789101112131415161718192021222324252627282930313233343536373839404142434445464748495051525354555657585960616263646566676869707172737475767778798081828384858687888990919293949596979899100101102103104105106107108109110111112113114115116117118119120121122123124125126127128129130131132133134135136137138139140141142143144145146147148149150151152153154155156157158159160161162163164165166167168169170171172173174175176177178179180181182183184185186187188189190191192193194195196197198199200201202203204205206207208209210211212213214215216217218219220221222223224225226227228229230231232233234235236237238239240241242243244245246247248249250251252253254255256257258259260261262263264265266267268269270271272273274275276277278279280281282283284285286287288289290291292293294295296297298299300301302303304305306307308309310
Fihrist
Lügat