Bu memleketin vatanperver siyasîleri çabuk aklını başına alıp Risale-i Nur’u tab’ ederek resmî neşretmeleri lâzımdır ki, bu iki belâya karşı siper olsun.
Acaba bu yirmi sene zarfında iman-ı tahkikîyi pek kuvvetli bir surette bu vatanda neşreden Risale-i Nur olmasaydı, bu dehşetli asırda acib inkılâb ve infilâklarda bu mübarek vatan, Kur’an’ını, imanını dehşetli sadmelerden tam muhafaza edebilir miydi? Her ne ise... Risale-i Nur’a daha vatana, idareye zararı dokunmak bahanesiyle tecavüz edilmez, daha kimseyi o bahane ile inandıramazlar. Fakat cepheyi değiştirip, din perdesi altında bazı safdil hocaları veya bid’a taraftarlarını veya enaniyetli sofi meşreplileri bazı kurnazlıklarla Risale-i Nur’a karşı (bir kaç sene evvel İstanbul’da ve Denizli civarında olduğu gibi) istimâl etmek ve Risale-i Nur’a ve şakirdlerine ayrı bir cephede tecavüz etmeğe münafıklar çabalıyorlar. İnşaallah muvaffak olamazlar. Risale-i Nur şakirdleri, tam ihtiyatla beraber, bir taarruz olduğu vakitte münakaşa etmesinler, aldırmasınlar. Aldanan ehl-i ilim ve imansa, dost olsunlar. “Biz size ilişmiyoruz. Siz de bize ilişmeyiniz. Biz ehl-i imanla kardeşiz.” deyip yatıştırsınlar.
Saniyen: Mübareklerin pehlivanı hem Abdurrahman, hem Lütfi, hem Büyük Hafız Ali manalarını taşıyan büyük ruhlu Küçük Ali kardeşimiz bir sual soruyor. Halbuki o sualin cevabı Risale-i Nur’da yüz yerde var. “Risale-i Nur’un erkân-ı imaniye hakkında bu derece kesretli tahşidatı ne içindir? Bir âmî mü’minin imanı büyük bir velinin imanı gibidir, diye eski hocalar bize ders vermişler?” diyor.
Elcevap: Başta matbu Ayetü’l-Kübra meratib-i imaniye bahislerinde ve âhire yakın müceddid-i elf-i sâni İmam-ı Rabbanî beyanı ve hükmü ki, “Bütün tarikatlerin müntehası ve en büyük maksadları, hakaik-ı imaniyenin inkişafıdır. Ve bir mesele-i imaniyenin kat’iyetle vuzuhu, binler kerametlerden ve keşfiyatlardan daha iyidir.” Ve Ayetü’l-Kübra’nın en âhirdeki ve Lâhika’dan alınan o mektubun parçası ve tamamının beyanatı cevap olduğu gibi, Meyve Risalesinin tekrarat-ı Kur’aniye hakkında Onuncu Meselesi, tevhid ve iman rükünleri hakkında tekrarlı ve kesretli