Kâinatın sahibi, yaratıcısı, mutasarrıfı ve müdebbiri olan Allah, fiilleriyle ve rububiyetinin icraatlarıyla onun risaletine şahitlik ettiği gibi, rahmaniyet fiiliyle de ona Kur’an-ı Mucizü’l-Beyan’ı indirmesi, çeşitli mucizelerini onun elleriyle göstermesi, bütün davranışlarında ve hareketlerinde ona yardım edip koruması, bütün hakikatleriyle onun dinini idame ettirmesi, onun hürmet ve şeref makamını gözle görünecek biçimde apaçık bir şekilde bütün yaratıkların üzerinde tutması da, Melik, Hak ve Mübin olan Allah’tan başka ilah olmadığına; söylediği sözünde doğru ve güvenilir olan Muhammed’in de Allah’ın elçisi olduğuna açıkça şahitlik etmektedir. Onun risaletini, kâinatına manevi bir güneş ve dinini kullarının kemalatının fihristesi, onun hakikatını kesin delil ve bürhanlarla uluhiyetinin tecellileri için çok kapsamlı bir ayine yapan rabbanî icraatler de bunu ispat edip gösterir. Yüce Allah’ın, rahmet, hikmet ve adaletinin zarureti gibi, kâinatı ihata eden güneş, ışık, hava, su, rızk ve nimetin lüzumu, onu bu kâinattaki varlıkların vücudu için kudsî vazifelerle vazifelendirmesi de peygamberliğine şahitlik eder.