Hizbü'l-Kur'ân
27. Allah şayet kullarına rızkıbol bol verseydi, yeryüzünde azarlardı. Fakat o, rızkı dilediği miktarda indirir. Şüphesiz ki o, kullarından haberdardır, onları görendir.
28. O, insanlar umutlarını yitirdiğinde yağmuru indiren, rahmetini her tarafa yayandır. O gerçek dosttur, övülmeye layık olandır.
29. Gökleri, yeri ve bunların içine yayıp ürettiği canlılarıyaratmsı da onun delillerindendir. O, dilediğinde bun-ları bir araya getirmeye kadirdir.
36. Size verilmiş olan şeyler sadece dünya hayatının geçim-liğidir. Allah katında bulunanlar ise daha hayırlı ve daha sü-reklidir. Bu mükâfat, iman edenler ve rablerine dayanıp te-vekkül edenler içindir.
وَالَّذ۪ينَ يَجْتَنِبُونَ كَبَٓائِرَ اْلاِثْمِ وَالْفَوَاحِشَ وَاِذَا مَا غَضِبُوا هُمْ يَغْفِرُونَۚ
37. Onlar büyük günahlardan ve hayasızlıklardan kaçınırlar, öfkelendiklerinde de bağışlarlar.
38. Onlar rablerinin davetine icabet ederler ve namazı kılarlar. Onların işleri, aralarında meşveret iledir. Kendilerine verdiğimiz rızıktan da infak ederler.
39. Bir haksızlığa uğradıklarında yardımlaşırlar.
40. Bir kötülüğün cezası yine misliyle bir kötülüktür. Kim de affeder ve barış yolunu seçerse onun mükâfatı Allah’a aittir. Hiç şüphesiz o, zalimleri sevmez.
49. Göklerin ve yerin mülkü (hükümranlığı) Allah’ındır. Dilediğini yaratır, istediğine kız çocukları, dilediğine de erkek çocukları bahşeder.